Hermafrodizm ve Hermafrodit Gebelikler

Normal olarak insanlarda biri sağda biri solda olmak üzere iki adet yumurtalık bulunur (erkeklerde iki testis, kadınlarda iki over). Bazı bireylerde ise iki testis/iki over yerine, bir testis bir over bulunabilir. Veya karma yumurtalıklar (ovotestis) bulunabilir. İşte bu şekilde hem over hem testise (veya ovotestise) sahip olan bireylere ‘Hermafrodit’ (True Hemaphrodite) denir.(2,3)

Gerçek hermafroditler de diğer insanlar gibi ya dişiya da erkek olurlar (büyük çoğunluğu dişi, azınlığı erkektir). Yani hermafrodizm çift cinsiyetlilik demek değildir (eşcinsellik hiç değildir).  Ama bazı hermafrodit bebeklerin dış genital (cinsel) organları hem erkek hem dişi cinsel organ gibi görülebilir. Buna ‘ambigus genitalia’ denir. Lakin kromozom analizi, ultrason ve MR gibi gerekli tetkikler yapılınca bu bebeklerin de erkek mi dişi mi olduğu anlaşılır (bu şekildeki bebeklerin bir bölümüne bazı cerrahi tedaviler de yapılabilir). Buna karşı dış genital organları tamamen normal olan hermafroditler de vardır. Kaldı ki hermafroditlerin genel vücut yapıları çoğunlukla normaldir. Yani erkek ise erkek, dişi ise dişi anatomisine sahiptirler. Ayrıca, ambigus genitalia’sı bulunsun veya bulunmasın dişi hermafroditlerin vajen, rahim ve tüpleri de çoğunlukla normaldir. Ama ambigus genitalia’sı bulunan hermafroditlerde en sık görülen ambigus bulgusu klitoris hipertrofisi (büyümesi) olduğu için bu bebeklerin büyümüş klitorisi ‘pipi (penis)’ gibi görünebilir. Ne var ki gerekli inceleme yapıldığı zaman bunun bir klitoris hipertrofisi olduğu rahatlıkla anlaşılır. Ayrıca dış genital organları tamamen normal olan (ambigus genitalia bulgusu bulunmayan) hermafroditler de vardır.(2,3)

Dişi hermafroditlerin önemli bir bölümü diğer dişiler gibi beklenen yaşlarda ergenliğe girer ve düzenli olarak adet görürler.  Bunların bir bölümü ise evlenerek gebe kalabilir ve doğum yapabilirler. Nitekim son 40 yılda tıbbi literatürde rapor edilen 14 hermafrodit gebe vakası olmuş ve bu vakalarda toplam 26 gebelik bildirilmiştir.(4-17) Bu 26 gebeliğin biriisteğe bağlı küretajla sonlandırılmıştır. Ama diğerleri normal (vajinal) veya sezaryen doğumla sonuçlanmıştır. Neticede yirmiden fazla sağlıklı bebek doğuran hermafrodit gebe olmuştur. İlginç olan husus şudur ki -küretaj yapılan fetüs dâhil- bu gebeliklerde doğan bebeklerin tümü erkekti. Yani gebe hermafroditler daima erkek bebek doğurmuşlardır. (Tablo 1)

Kaynaklar

KN

Kromozom

GS

GY

Doğum

Bebek ve durumu

Narita,1975

4

46,XX

1

31

Sezaryen

Erkek, sağlıklı

Mayou,1978

5

46,XX

1

18

Sezaryen

Erkek, prematür

Kim,1979

6

46,XX

1

21

Normal

Erkek, doğum sonrası öldü

Tegenkamp,1979

7

46,XX

1

33

Normal

Erkek, immature

Williamson,1981

8

46,XX

1

18

Normal

Erkek, sağlıklı

Tiltman,1982

9

46,XX

9

27-41

Normal/Sezaryen

9 bebek, cinsiyeti bildirilmedi

Minowada,1984

10

46,XX

1

25

Normal

Erkek, sağlıklı

Starceski,1988

11

46,XX

1

23

Sezaryen

Erkek, sağlıklı

Talerman,1990

12

46,XX/46,XY

1

29

Sezaryen

Erkek, sağlıklı

Pereira,1991

13

46XX

4

27

Normal

Normal

Normal

Gebelik

Ölü doğum, cinsiyeti bildirilmedi

Erkek, sağlıklı

Erkek, sağlıklı

Yayında devam ediyordu

Verp,1992

14

46,XX/46,XY

1

29

Sezaryen

Erkek, sağlıklı

Tanaka,2000

15

46,XX/46,XY

1

 

Normal

Erkek, sağlıklı

Schoenhaus,2008

16

46,XX/46/XY

2

22

39

Küretaj

Normal

Erkek, fetüs

Erkek, sağlıklı

Schultz,2009

17

46,XX

1

21

Normal

Erkek, sağlıklı

Tablo 1. Hermafrodit 17gebeliklerdeki doğumlar (KN;Kaynak no, GS;Gebelik sayısı, GY;Gebelik yaşı)

Bu literatür verileri bazı dişi hermafroditlerin evlenmeleri halinde gebe kalabildiklerini ve sağlıklı erkek bebekler doğurduklarını göstermektedir. Peki dişi hermafroditler evlenmeksizin kendi kendilerine (otofertilizasyonla) gebe kalabilirler mi? Tıbbi literatürde rapor edilen böyle bir vaka (insanda) henüz olmamıştır. Ama hermafrodit memelilerde (tavşanlarda) rapor edilen otofertilizasyon gebelikleri olmuştur.1990 yılında Hollanda’da yapılan bir araştırmada 250 civarında hermafrodit tavşan müstakil odalara alınarak bir sezon boyunca takip edilmiş ve bunların 7 tanesi bir sonraki üreme döneminde kendi kendine (otofertilizasyonla) gebe kalmıştır. Ve neticede 7 sağlıklı tavşan doğmuştur.(18)Bu durum otofertilizasyonun insanlarda da mümkün olduğunu gösterir. Çünkü insanlar da tavşanlar gibi memeliler grubundandır.  Zaten hermafroditlerle ilgili tıbbi literatür verileri insandaki dişi hermafroditlerin bu potansiyele sahip olduklarını yani ‘potansiyel otofertil’ olduklarını göstermektedir.(19)  Şöyle ki;

Bir gebeliğin (döllenmenin) meydana gelebilmesi için olmazsa olmaz kural, bir sperm ile bir oosit hücresinin var olmasıdır. Hermafroditlerin ovaryen dokuları çoğunlukla fonksiyonel olduğundan ovulasyon dönemlerinde zaten oosit üretirler.(3)Buna karşı testiküler dokuları daha az sıklıkta sperm üretirler.(3,20,21) Ama asıl ilginç olan hususşudur ki bazı hermafroditlerhem oosit hem sperm üretirler.(22)Bu, nadiren de olsa sperm ve oosit hücresinin aynı batında var olabileceğini gösterir. Bir spermin kendisiyle aynı batın içinde bulunan bir oositibulması ve onu döllemesi ise potansiyel olarak daima mümkündür. Hz.Meryem’in gebeliği de muhtemelen böyle gerçekleşmiş olmalıdır (Allahu a’lem).    

Batın içindeki bir sperm aynı batın içinde bulunan bir oositi hatta aralarında zarlar/perdeler bulunanbaşka bir bölümdeki bir oositi bile muhtelif mekanizmalar sayesinde bulabilir ve onu dölleyebilir. Bu şekilde döllenen bir yumurta (zigot) da tüplerden içeriye girerek rahime yerleşebilir. Bu tarz ilginç vaka bildirimleri olmuştur. (23,24)Peki bir sperm başka bir bölümdeki oositi nasıl bulur ve döller? Bu, spermi oosite yönlendiren muhtelif mekanizmalar sayesinde olur. Öncelikle, oositin bulunduğu taraftaki tüplerde meydana gelen negatif basınç vakum etkisi oluşturarak spermi kendi bölgesine çeker.(25)Buna karşı sperm de oositin bulunduğu taraftan salgılanan sıvıları takip ederek (reotaxi), oositin salgıladığı kimyasal maddeleri hedefleyerek (kemotaxi) ve oositin bulunduğu dokulardaki termal değişimleri algılayarak (termotaxi)oosite doğru yönelir.(26-28) Yani sperm reotaktik, kemotaktik ve termotaktik navigasyonlarla oosite doğru yönelir ve onu döller. Hayranlık uyandıracak şekilde şaşırtıcıdır ki, sperm, 29-41 °C gibi geniş bir ısıl bir aralıkta 0.0006°C’den daha düşük bir termal değişikliği bile algılayabilmektedir.(29)

            Hz.İsa tüm kromozomlarını (46XY) annesinden aldığına göre Hz.Meryem’in hem X hem Y kromozomu taşıyan bir hermafrodit olması yani Meryem’in kromozom yapısının46XX/46XY şeklinde olması gerekir.(25) Nitekim hermafroditlerin %60-70’i 46,XX, %20,2-33’ü46,XX/46,XY ve %7’siise 46,XY kromozom yapısında olurlar.(2,3) Yani hermafroditlerin yaklaşık üçte biri Y kromozomu taşır. Bunlara Kimera (mozaisizm) denir. Nitekim son 40 yılda rapor edilen 14 hermafrodit gebenin 4’ükaryotipi 46XX/46XY olan kimerik vakalardı. (Tablo 1)

            Hermafrodit gebeler –Hz.Meryem ve Hz.İsa örneğinde olduğu gibi- neden daima erkek doğururlar? Bunun kesin nedeni bilinmiyor. Ama muhtemelen dişi (yani 46XX yapısındaki) zigotlar embriyo aşamasına geçemeden X kromozomu ile taşınan genetik hastalıklar nedeniyle canlılığını yitiriyor. Yani hermafrodit gebeliklerde sadece 46XY yapısındaki erkek zigotlar embriyo aşamasına geçebiliyor. Bu nedenle de doğan bebekler daima erkek oluyor.(17)

Kur’ân’a göre Hz.Meryem ve mucize gebeliği

Meryem, İmran’ın kızı (Tahrîm 66/12), Harun’un kız kardeşi (Meryem 19/28) ve İsa’nın annesidir.(Mü’minûn 23/50) Annesi Hanne onu bir kız olarak doğurmuş ve Rabbimiz onu bitki şeklinde büyütmüştür.(Âl-i İmrân 3/36,37) Üreme (genital) sisteminde ise hem dişil hem eril dokuları/hücreleri bulunmaktadır (Enbiyâ 21/91, Tahrîm 66/12). Bu sayede, ona herhangi bir erkek dokunmadığı halde kendi kendine gebe kalmış ve sağlıklı bir erkek çocuk (İsa) doğurmuştur (Meryem 19/20-27).

Kur’ân’daki bu ayetler, Hz.Meryem’in, dış görünümü normal bir dişi hermafrodit olduğunu ima etmektedir. Buna dair en somut işaretler şu ayetlerde bulunur;

Velletî ahsanet fercehâ fenefaḣnâ fîhâ min rûhinâ vece’alnâhâ vebnehâ âyeten lil’âlemîn(e) /Fercini/iffetini koruyan (Meryem); on(un fercine)a kendi ruhumuzdan üfledik, onu ve çocuğunu insanlık âlemi için bir ayet kıldık.(Enbiyâ 21/91)

Ve meryeme-bnete ‘imrâne-lletî ahsanet fercehâ fenefaḣnâ fîhi min rûhinâ ve saddekat bikelimâti rabbihâ ve kutubihi ve kânet mine-lkânitîn(e) /Ve İmran’ın kızı Meryem, o ki fercini/iffetini korumuştu ve Biz on(un fercine)a ruhumuzdan üfledik. Ve o Rabbinin kelimelerini ve kitaplarını tasdik etti. Ve itaat edenlerden oldu. (Tahrîm 66/12)

Görüldüğü üzere Meryem’in genital (üreme) sistemi için Enbiyâ 91’de –fiha şeklinde- müennes/dişil zamir kullanılmış iken, Tahrîm 12’de –fihi şeklinde- müzekker/eril zamir kullanılmıştır. Bu durum, Hz.Meryem’in iç genital sisteminde hem dişil hem eril dokuların var olduğunu gösterir. Yukarıda da izah edildiği üzere bu durumun tıbbî terminolojideki karşılığı ‘Dişi Hermafrodizm’dir. O halde Hz.Meryem otofertilizasyon potansiyeline sahip dişi bir hermafrodit olmalıdır. Zira dişi hermafroditler -detayları yukarıda da izah edildiği üzere- hem erkek hem dişi yumurtalıklara sahip olduklarından kendi kendilerini dölleme potansiyeline de (potansiyel otofertiliteye) sahiptirler.(19)

Nitekim Enbiyâ 91, Tahrîm 12 ve Âl-i İmrân 37 ayetlerine dayanarak Hz.Meryem’in bu durumuna işaret eden bazı müfessirler olmuştur. Nitekim Elmalılı Hamdi Yazır Tahrîm 12 ayetini tefsir ederken şöyle diyor; “Bu âyetin muhtevası bize şu fikri vermektedir. Demek ki bir erkeğin sulbünde (belinde) meni hücresi, bir kadının rahminde yumurtalık hücresi nasıl yaratılıyorsa, bakire Meryem’in rahminde ikisi de öyle bir Rabbâni emirle yaratılıvermişti. Buna göre Meryem o üfürülme anında hem dişi hem erkek özelliğini toplayan fevkalade bir seçimle, “Seni tertemiz yarattı ve seni bütün dünya kadınlarına tercih etti.” (Al-i İmrân, 3/42) buyurulduğu gibi âlemin kadınlarında görülmemiş bir üstünlükle seçilerek, dıştan bir aşılamaya muhtaç olmaksızın kendine görünen ruhun (Cebrail’in) üfürmesinden gebe kalmıştı. Bu âyette Meryem’in hem kadın hem erkek vasfıyla tasvir edilmesi bize bu mânâyı anlatan bir delil gibi görünmüştür. Bu âyetin Enbiya Sûresi’nde geçen benzeri “Irzını iffetle korumuş olanı an! Biz, ona ruhumuzdan üfledik; onu ve oğlunu, bütün âlem için bir ibret kıldık.” (Enbiya, 21/91) buyurulmuştu. Oradaki zamirlerin hepsi müennes olduğundan ‘fiha’ zamirinin de semâî (işitmeye bağlı) müennes olan “ferc” kelimesine gönderilme ihtimali olmakla beraber diğer zamirlerden ayrılmaması için Meryem’in kendisine gönderilmişti. Halbuki burada müzekker zamiriyle buyurulmuş ve bu suretle diğer zamirlerden ayrılmış olmakla, dönüş yeri itibarıyla elbette dikkati çekmektedir. Doğrusu, söz konusu zâmirin ferce gönderilerek Enbiya Sûresi, 21/91. âyette bulunan ‘fiha’yı tefsir etmiş olmasıdır.”(30)

Benzer şekilde Bayraktar Bayraklı da şöyle diyor; “Daha önce söylediğimiz gibi Enbiya/91’de müennes zamiri ile Allah Meryem’in yumurta üreten kadınlık özelliğine, Tahrim/12’de ise müzekker zamiri ile Hz.Meryem’in sperm üreten erkeklik özelliğine işaret etmektedir. Öyleyse esas mucize, Allah’ın Hz.Meryem’in bünyesine hem yumurta, hem de sperm üreten iki mekanizma yerleştirmiş olmasıdır. Enbiya/91’de Allah Hz.Meryem’in dişilik mekanizmasına üfleyip yumurtayı, Tahrim/12’de ise erkeklik mekanizmasına üfleyip spermi harekete geçirmiştir. İşte Hz.İsa bu iki üfleme (yumurta ve spermin buluşması) neticesinde yaratılmış; böylece de hem Allah’n kelimesi hem de O’ndan bir ruh olmuştur.”(31)

Hz.Meryem ile ilgili ayetleri Mustafa İslamoğlu ve Mehmet Okuyan da bu doğrultudayorumlamışlardır.(32-34)ama bu konuda dikkat çekici ayetlerden biri de veenbetehâ nebâten hasenenifadesinin bulunduğu Âl-i İmrân 37 ayetidir. Bu ayetin tercümesi genelde ‘Onu (Meryem’i) bir bitki gibi büyüttü/yetiştirdi’ şeklinde yapılır. Ama lafzın tam karşılığı Onu güzel bir bitki olarak bitirdi şeklindedir. Nitekim Hakkı Yılmaz bu duruma şöyle işaret eder; Yine bu pasajda Rabbimizin “Bunun üzerine Rabbi Meryem’i güzel bir kabul ile kabul etti. Ve onu güzel bir bitki olarak bitirdi.” ifadelerinde Meryem bitki olarak nitelenmiştir (bitkiye benzetilmemiştir). Meryem’in normal bir insan özelliğinden çok, bir bitki özelliği taşıdığını düşündürmektedir. Bir insanın bitki özelliğinde olması Rabbimizin yaratılış kanunlarına ters değildir. Çünkü insanın yaratılış şamalarından birisi de bitkilik evresidir: ‘Ve Allah sizi yeryüzünde bitki olarak bitirdi.’ (Nûh: 17) Meryem’in daha sonra erkeksiz hamile kaldığı da göz önüne alınırsa, bitki özelliğinde olması onun tıpkı çiçekli bitkilerin çoğunda görüldüğü gibi “erselik” yapıda olduğu, yani vücudunda hem erkek hem dişi üreme organı bulunduğu ihtimalini ortaya çıkarır.”(35)

Güncel tıbbi bilgilerimiz (kevnî ayetler) de müfessirlerin Hz.Meryem ile ilgili dile getirdikleri bu hususları –yukarıda da izah edildiği üzere- teyit etmektedir. Bu durumda, kevnî ve lafzî ayetlere göre Meryem;dış görünümü tümüyle normal olan (ambigus bulgusu bulunmayan), ama iç genital siteminde sperm ve oosit bulunan, bu nedenle de otofertilizasyon kapasitesine sahip, doğurduğu bebeğin erkek olması nedeniyle de kromozom yapısı 46XX/46XY (kimera) olan dişi bir hermafrodit idi (Allahu âlem).

Kur’ân ve mu’cize kavramı

Mu’cize, ‘acz’ kökünden türetilen bir kelime olup pratikte ‘aciz bırakan, güçsüz kılan, ibretlik (olağanüstü) olaylar’ için kullanılır. Ama Rabbimiz bizim sıklıkla kullandığımız bu kelimeyi hiç kullanmamıştır. Yani Kur’ân’da mucize kelimesi bulunmaz. Kur’ân, bizim mucize dediğimiz hadiseler için ‘ayet’ ifadesini kullanır. Nitekim bu yazımızın konusu olanHz.Meryem de ‘ayet’ olarak nitelenmiştir;Biz Meryem oğlunu (İsa) ve annesini (Meryem’i) birer ayet kıldık. Ve ikisini de barınmaya elverişli, akarsuyu olan bir tepeye yerleştirdik.(Mü’minûn 23/50)

Görüldüğü üzere Allah, bizim mucize olarak nitelediğimiz Meryem (in gebeliği)’ni de ayet olarak niteliyor. Ama Allah, aynı şekilde çevremizde gerçekleşen ve bizim doğal karşıladığımız birçok olayı da mucize (ayet) olarak niteliyor. Oysa bugün bizler –Allah’ın ayet olarak nitelediği- çevremizdeki bu mucizelerin önemli bir bölümünü bilimsel olarak izah edebiliyoruz. Yani onların nasıl gerçekleştiğini (mekanizmasını) anlayabiliyoruz. Ama bu durum bu olayları mucize (ayet) olmaktan çıkarmıyor. Aksine biz bu ayetlere asıl o zaman tanık oluyoruz. Buna dair şu örnekleri zikredebiliriz. Mesela Rabbimiz,göklerin ve yerin yaratılmasında ve gece ile gündüzün ard arda gelişinde düşünenler için ayetler vardırdiyor.(36) Bizler bugün astronomi bilimi sayesinde gece ile gündüzün nasıl gerçekleştiğini biliyoruz. Ama bu durum gece ile gündüzün gerçekleşme olayını mucize (ayet) olmaktan çıkar(a)mıyor. Çünkü bu olayı gerçekleştiren biz değiliz. Bizler Rabbimizin yarattığı bu olaya ancak tanık oluyoruz. Ve tanık olduğumuz bu olayın nasıl gerçekleştiğini (mekanizmasını) yine Allah’ın bahşettiği akıl ayeti ile anlıyoruz. Keza Rabbimiz, ‘hurma ve üzümden hem sarhoşluk veren içeceklerin hem de (sirke gibi) güzel rızıkların elde edilmesi aklını kullananlar için bir ayettir’ diyor.(37) Bizler bugün bu ürünlerin nasıl elde edildiğini ve sarhoşluğun nasıl gerçekleştiğini biliyoruz. Ama bu durum bu ürünlerin yaratılışının mucize olduğu gerçeğini değiştirmiyor. Çünkü bizler bu ürünleri kendimiz yarat(a)mıyoruz. Sadece Allah’ın yarattığı bazı ürünlerden başka ürünlerin nasıl elde edildiğini (yaratıldığını) gözlemliyoruz. Tüm bunlar bu ürünlerin bir ayet (mucize) olduğu gerçeğini değiştirmiyor. Aynı husus Rabbimizin ayet olarak nitelediği arıların bal üretme süreci için de geçerlidir.(38)  Bizler arıların muhtelif çiçeklerden polenleri toplayarak nasıl bal ürettiklerini biliyoruz. Ama bu durum da balı ve onun üretim sürecini mucize olmaktan çıkar(a)mıyor. Keza Allah’ın ayetlerinden (mucizelerinden) biri de lisanlarımızın ve renklerimizin farklı olmasıdır.(39)Bizler lisanlarımızın neden ve nasıl farklı olduğunu Filoloji bilimi sayesinde, derilerimizin neden ve nasıl farklı olduğunu da Dermatoloji bilimi sayesinde biliyoruz. Ama tüm bunları biliyor olmamız lisanlarımızın ve renklerimizin mucize (ayet) olduğu gerçeğini değiştirmiyor.

            Bu nedenle, Hz.Meryem’in gebeliğini bilimsel verilerle izah edebiliyor olmak (mekanizmasını çözmek) bu gebeliği mucize (ayet) olmaktan çıkar(a)maz. Aksine bizler Hz.Meryem’deki bu mucizeye farklı bir boyuttan tanık olduğumuz gibi bu sayede Kur’ân’ın bir mucizesine daha tanık oluruz. Bizim tıbbî bilgiler sayesinde henüz yeni vakıf olduğumuz Hz.Meryem’in gebeliğindeki mekanizmayı Kur’ân’ın 15 asır önceden haber vermesi bir mucize değil mi?  Yani Fussilet 53 ayeti bir kez daha tahakkuk ediyor ve onun Rabbimizden gelen hak kitap olduğuna bir kez daha tanık oluyoruz; İnsanlara ufuklarda ve kendi nefislerindeki ayetlerimizi göstereceğiz ki onun (Kur’ân’ın) gerçek/hak (kitap) olduğuna şahit olsunlar, bunu iyice anlasınlar (bu onlara tam olarak belli olsun). Rabbinin her şeye şahit olması yetmez mi?(Fussilet 41/53).

Rabbimiz, bazı ayetlerinden (mucizelerden) bahsederken, bu mucizelerin ancak ‘düşünenler, aklını kullananlar ve bilenler için mucize (ayet) olduğunu’ bildiriyor.(36-38)Demek ki Kur’ân’ın bahsettiği mucizeler (ayetler) üzerinde düşünmek ve onların nasıl gerçekleştiğini aklımızı kullanarak anlamaya çalışmak (bilmek) Kur’ân’ın men ettiği bir şey değil tam tersine Kur’ân’ın bize yüklediği bir görevdir.Aksi halde biz onların müzice olduğunu kavrayamayız. Yani biz bu mucizelere ancak üzerinde düşününce ve akıl edince tanık oluruz. Nitekim çevremizde üzerinde düşünmediğimiz için tanık olamadığımız binlerce mucize (ayet) var. Çünkü zihnimiz onları artık mucize olarak görmez. Ama gerçekte onlar hala bir mucizedir. Mesela Hz.Meryem’in gebeliği (nadir görüldüğü için) bir mucizedir de her gün gördüğümüz normal gebelikler bir mucize (ayet) değil midir? Bir spermin kendinden oldukça uzak bir bölgedeki bir oositi bulması ve binlerce reaksiyon sonucunda onu döllemesi (normal gebelik) bir mucize değil midir? Büyüklüğü mikron boyutunda olan bir spermin 0,0006 dereceden daha düşük bir termal değişikliği bile algılaması bir mucize değil midir? Bunlar kimin kudreti ile oluyor?

Allah bir şeyi yaratmak istediği zaman sadece ‘ol’ der ve o da olur (oluş sürecine girer).(40)Allah‘ol’ demeden olan bir şey, Allah‘ol’ demeden gelişen bir gebelik bulunuyor mu? Mesela Allah’ın (bir imtihan vesilesi olarak) kısır kıldıklarını çocuk sahibi yapabilecek bir güç var mı?(41)  Tüm gebelikler Allah’ın kudreti ve ol emri ile olmuyor mu? Tıbbî olarak gebelik aşamalarını biliyor olmamız bu olaydaki muhteşemliği gölgeleyebilir mi? Allah’ın kudretini azaltabilir mi? Hayır, asla azaltamaz. Bilakis Allah’ın kudretini ancak bu şekilde yani bu olaylar üzerinde düşününce, araştırınca, akıl edince, kısaca bilince kavrarız. Ve Allah’a da asıl o zaman haşyet duyarız; Çünkü Kulları içinde Allaha karşı haşyetle saygı duyanlar ancak âlimlerdir. (Fâtır 35/28)    

Ruh sadece Meryem’e mi üflenmiştir?

            Ruhun üflenmesi Meryem’e (veya İsa’ya) özgü bir olay değildir. Bu tüm insanlar için geçerli olan bir durumdur. Nitekim ilgili ayet şöyledir; Yarattığı her şeyi güzel yaratan O’dur. (O) İnsanı sulanmış topraktan yaratmaya başlamıştır. Sonra onun soyunu süzülmüş bir özden yaratmıştır.  Sonra onu düzenli bir şekle sokmuş ve ona kendi ruhundan üflemiştir. Sizin için kulaklar, gözler ve gönüller var etmiştir. Ne kadar da az şükrediyorsunuz.(Secde32/7-9)

İlgili ayetleri birlikte değerlendirince insanlara ruhun 15 haftalık cenin aşamasında üflendiği anlaşılmaktadır.(42)Ruhun mahiyeti ve üflenme zamanı ne olursa olsun, bunun Hz.Meryem’e (veya İsa’ya) özgü olmadığı kesindir. Nitekim Allah katında İsa’nın durumu Âdem’in durumu gibidir. Allah onu topraktan yarattı. Sonra ‘ol’ dedi ve oluverdi (Âl-i İmrân 3/59) mealindeki ayetten de anlaşılacağı üzere Allah Âdem’i de İsa’yı da topraktan yaratmış, her ikisi de O’nun ‘ol’ emri ile olmuş ve her ikisine de ruhundan üflemiştir.(43)Yani İsa’ya üflenen ruh Âdem’e üflenen ruh gibidir. Elmalılı Hamdi Yazır bu konuda şunları söylemiştir; “O hanım (Meryem) ki ırzını sağlam korudu da kendine ruhumuzdan üfledik. Yani “De ki: Ruh benim Rabbimin emrindendir.” (İsrâ, 17/85) âyetinin ifadesinde de olduğu gibi emrimizden olan ve Âdem’e üflenen ruh cinsinden üfledik, içinde İsa’yı canlandırdık. Yahut ruhumuzdan demek, ruhumuz tarafından demektir ki Cibrîl, diğer bir adıyla Ruhu’l-Kudüs vasıtasıyla üfledik demek olur. Nitekim Meryem Sûresi’nde (19/17) “Ona (Meryem’e) ruhumuzu (Cebrail’i) gönderdik” âyetinin bu anlamda olduğu rivayet edilmektedir.”(44)

            Demek ki üflenen ruh konusunda İsa’nın durumu ile Âdem’in durumu aynıdır. Keza İsa’nın gebelik süreci ve doğumu da diğer insanlar gibidir. Farklı olan sadece Hz.Meryem’deki döllenmedir (otofertilizasyon). Ne var ki bugün hem tıbbî bilgilerimiz hem de Kur’ân’ın işareti ile bu gebeliğin mekanizmasını artık biliyoruz. Ama tüm bunlar Hz.Meryem’in gebeliğinin bir mucize (ayet) olduğu gerçeğini değiştirmiyor. Çünkü her ne şekilde olursa olsun bunların tümü Allah’ın kudreti ve ‘ol’ emri ile olmuştur. Zira kâinatta O’nun ‘ol’ emri olmadan gerçekleşen hiçbir olay yoktur, olamaz. Ama O’nun ol emri ile gerçekleşen her bir olayın da bir mekanizması (oluş süreci) vardır. Ve tüm bu olaylar rastgele (tesadüfen) değil O’nun belirlediği belli kurallar (oluş süreci) çerçevesinde gerçekleşir. Sıklıkla gerçekleşen olaylar da nadiren gerçekleşen olaylar da böyledir. Yani rutin (normal) gebelikler de nadiren gerçekleşen hermafrodit gebelikler de Allah’ın kudreti ile ve O’nun ol emri ile olur.

O halde, Allah’ın kudreti ve ‘ol’ emri ile gerçekleşen Hz.Meryem’in gebeliği de yine Allah’ın belirlediği bir yasa çerçevesinde gerçekleşmiştir. Hz.Meryem, çok nadiren gerçekleşen (belki de insanlarda tek örneği kendisi olan) bu olay sayesinde tüm insanlar için bir ayet (mucize) olmuştur (23/50).  Nitekim babasız bir çocuk yaratmayı murat eden Rabbimiz bunu elbette ki farklı şekillerde yaratabilirdi.  Ama O böyle bir çocuğu Meryem’in vücudunda yaratmayı murat etmiş ve bu amaçla Meryem’in genital sistemini kendi kendini dölleyebilecek kapasitede yaratmıştır. Bu durum Meryem için bir eksiklik değil bir ayrıcalıktır. Çünkü Meryem, anatomisi ve fizyolojisi itibari ile normal bir dişi idi. Dış görünüşü de tamamen normaldi. Çünkü annesi Hanne onu doğurunca Rabbim, ben onu kız doğurdum demişti (3/36). Demek ki Meryem’in hem vücudu hem de dış genital organları normaldi. Herhangi bir anomalisi (ambigus genitalia’sı) yoktu. Ama iç genital organlarında hem dişil hem eril dokuları vardı. Bu bir eksiklik değil bir ayrıcalıktı. Çünkü Rabbimiz bunun için onu seçmişti; ‘Ve ‘Ey Meryem! Allah seni seçti; seni tertemiz yarattı ve seni bütün dünya kadınlarına tercih etti (Ali İmran 3/42)’

Sonuç olarak bugün bizler, Allah’ın kevnî ayetleri olan tıbbî bilgiler sayesinde Hz.Meryem’in gebeliğini izah edebiliyoruz. Ama bu durum Allah’ın ayet olarak nitelediği bu gebeliğimucizeolmaktan çıkarmıyor. Aksine biz bu mucizeye daha farklı bir boyuttan tanık oluyoruz. Ve bu sayede ilaveten Kur’ân’ın yeni bir mucizesine daha tanık oluyoruz. Hz.Meryem’in gebeliğinin kevnî, bu gebeliği anlatan ayetlerin ise lafzî mucizeler barındırdığını fark ediyoruz.

Doç. Dr. Zeki Bayraktar

İstanbul Medipol Üniversitesi Tıp Fakültesi Üroloji AD Öğretim Üyesi

[email protected]

KAYNAKLAR

1.      Meryem 19/19-26

2.      Diamond DA, Yu RN. Sexual differantiation: Normal and abnormal,  In: Wein AJ, Kavoussi LR, Novick AC, et al. editors. Campbell-Walsh Urology. Vol. 4. ch.133, 10th ed. Philadelphia, PA, 2014;3613-14.

3.      Krob G, Braun A, Kuhnle U. True hermaphrodite: geographical distribution,clinical findings, chromosomes and gonadal histology. Eur J Pediatr 1994;153:2–10.

4.      Narita O, Manba S, Nakanishi T, Ishizuka N. Pregnancy and childbirth in a true hermaphrodite. Obstet Gynecol 1975;45:593–5.

5.      Mayou BJ, Armon P, Lindenbaum RH. Pregnancy and childbirth in a true hermaphrodite following reconstructive surgery. Br J Obstet Gynaecol.1978;85:314–6.

6.      Kim MH, Gumpel JA, Graff P. Pregnancy in a true hermaphrodite. Obstet Gynecol 1979;53(3 Suppl):40S–2S.

7.      Tegenkamp TR, Brazzell JW, Tegenkamp I, Labidi F. Pregnancy without benefit of reconstructive surgery in a bisexually active true hermaphrodite.Am J Obstet Gynecol 1979;135:427–8.

8.      Williamson HO, Phansey SA, Mathur RS. True hermaphrodite with term vaginal delivery and a review. Am J Obstet Gynecol 1981;141:262–5.

9.      Tiltman AJ, Sweerts M. Multiparity in a covert true hermaphrodite. Obstet Gynecol 1982;60:752–4.

10.  Minowada S, Fukutani K, Hara M, Shinohara M, Kamioka J,Isurugi K, et al. Childbirth in a true hermaphrodite. Eur Urol 1984;10:414–5.

11.  Starceski PJ, Sieber WK, Lee PA. Fertility in true hermaphroditism. Adolesc Pediatr Gynecol 1988;1:55–6.

12.  Talerman A, Verp MS, Senekjian E, Gilewski T, Vogelzang N. True hermaphrodite with bilateral ovotestis, bilateral gonadoblastomas and dysgerminomas, 46,XX/46,XY karyotype, and a successful pregnancy. Cancer 1990;66:2668–72.

13.  Pereira ET, Almeida JC de, Gunha AC, Patton M, Taylor R, Jeffery S.Use of probes for ZFY, SRY, and the Y pseudoautosomal boundary in XX males, XX true hermaphrodites, and an XY female. J Med Genet. 1991;28:591-95.

14.  Verp MS, Harrison HH, Ober C,Oliveri D0 Amarose AP, Lindgren V,Talerman A. Chimerism as the etiology of a 46,XX/46,XY fertile true hermaphrodite. Fertil Steril 1992;57:346-49.

15.  Tanaka Y, Fujiwara K, Yamauchi H, Mikami Y, Kohno I. Pregnancy in a woman with a Y chromosome after removal of an ovarian dysgerminoma.Gynecol Oncol 2000;79:519–21.

16.  Schoenhaus SALentz SESaber PMunro MGKivnick S.Pregnancy in a hermaphrodite with a male-predominant mosaic karyotype. Fertil Steril.2008 Nov;90(5):2016.e7-10. doi: 10.1016/j.fertnstert.2008.01.104. Epub 2008 Apr 18

17.  Schultz BA, Roberts S, Rodgers A, Ataya K. Pregnancy in true hermaphrodites and all male offspring to date. Obstet Gynecol.2009 Feb;113(2 Pt 2):534-6. doi: 10.1097/AOG.0b013e3181866456.

18.  Frankenhuis MT, Smith-Buijs CM, de Boer LE, Kloosterboer JW.A case of combined hermaphroditism and autofertilisation in a domestic rabbit.Vet Rec.1990 Jun 16;126(24):598-9.

19.  Bayraktar Z. Potential autofertility in true hermaphrodites (under review, J Matern Fetal Neonatal Med.)

20.  Rohatgi M, Menon PS, Verma IC, Iyengar JK. The presence of intersexuality in patients with advanced hypospadias and undescended gonads. J Urol 1987 Feb;137(2):263-7.

21.  Aaronson IA. True hermaphroditism: a review of 41 cases with observations on testicular histology and function. Br J Urol 1985; 57:775-9.

22.  Parvin SD. Ovulation in a cytogenetically proved phenotypically male fertile hermaphrodite. Br J Surg 1982 May;69(5):279-80.

23.  Ansari AH, Miller ES. Sperm transmigration as a cause of ectopic pregnancy. Arch Androl 1994; 32:1-4.

24.  Ombelet W, Deblaere K, Grieten M, Verswijvel G, Nijs M, Hinoul P, de Jonge E. Intrauterine pregnancy following transperitoneal oocyte and/or sperm migration in a woman with an ectopic (undescended) ovary. Reprod Biomed Online 2003; 7:110-3.

25.  Irmak MK. Self-fertilization in human: Having a male embryo without a father. Medical Hypotheses 75(2010):448–51.

26.  Miki, K, Clapham, DE. Rheotaxis guides mammalian sperm. Curr. Biol. 2013 Mar 18;23(6):443-52. doi: 10.1016/j.cub.2013.02.007. Epub 2013 Feb 28.

27.  Cohen-Dayag A, Ralt D, Tur-Kaspa I, Manor M, Makler A, Dor J, Mashiach S, Eisenbach M. Sequential acquisition of chemotactic responsiveness by human spermatozoa. Biol Reprod. 1994 Apr;50(4):786-90.

28.  Bahat AEisenbach M. Sperm thermotaxis. Mol Cell Endocrinol. 2006 Jun 27;252(1-2):115-9. Epub 2006 May 2.

29.  Bahat ACaplan SREisenbach M.Thermotaxis of human sperm cells in extraordinarily shallow temperature gradients over a wide range. PLoS One. 2012;7(7):e41915. doi: 10.1371/journal.pone.0041915. Epub 2012 Jul 25.

30.  Hamdi Yazır,  Tahrim 66/12 tefsiri

31.  Bayraktar Bayraklı, Ali İmran 45 tefsiri (ayrıca bkz.Enbiya 91 ve Tahrim 12)

32.  Mustafa İslamoğlu, Gerekçeli Meal-Tefsir, Tahrim 12 tefsiri 

33.  Mehmet Okuyan, Kurân’da Hz. Meryem mucizesi, Din Eğitimi Araştırmaları Dergisi, sayı: XIV, İstanbul, 2005, s. 129-157

34.  Mehmet Okuyan, Habertürk TV, https://www.youtube.com/watch?v=wS2wN_JNZVs

35.  Hakkı Yılmaz, http://isteKur’ân.net/Kur’ândameryem.html#kepL4dFhxmgyRRm6.99

36.  Bakara 2/164

37.  Nahl 16/67

38.  Nahl 16/68,69

39.  Rum 30/22

40.  Yasin 36/82

41.  Şura 42/50

42.  Abdülaziz Bayındır, http://www.suleymaniyevakfi.org/fitrat-ve-tip-arastirmalari/ruh-ve-vucut-dengesi.html

43.  Adem’e ve İsa’ya yani insana üflenen ruh, Araf 172 gereğince Allah’ın insan fıtratına yerleştirdiği ilahi program olmalıdır. Buna kısaca insanı hayvandan ayıran yani insanı insan yapan özellik (ruh) veya güncel bilgisayar dili ile söylersek program veya işletim sistemi (software) diyebiliriz (bu konuda detaylı bilgi için bkz.Zeki Bayraktar, Kitâbî ve Kevnî Âyetler Bütünlüğünde “Elest Bezmi” Meselesi, Kitap ve Hikmet Dergisi, sayı 2, sayfa 51,Süleymaniye vakfı yayınları)

44.  Hamdi Yazır, Enbiya 21/91 tefsiri