Mustafa Evli
Son birkaç aydır yoğun bir şekilde ekonomik kriz konuşuluyor ülkenin her bir köşesinde.Krize dair gerekçeler de reçeteler de farklı. Kimine göre dış kaynaklı bir operasyon, kimine göre tüketim toplumunu bekleyen acı son. Kimine göre faizi terk etmeli, kimine göre oranını yükseltmeli. Karamsar tablo çizenler de var, “bu da geçer” deyip içimize su serpenler de bizleri nelerin beklediğini yakın zamanda göreceğiz elbette. Krizlerin fırsatlar doğurduğu söylenir. Ekonomik krizi kimler fırsata kimler de fırsatçılığa çevirecek, hepsini göreceğiz. Biz bu yazımızda, krizi farklı bir açıdan fırsata çevirebilir miyizi gündemimize getireceğiz.Şayet bunu başarabilirsek, belki de hepimiz yaşadığımız bu krizi birkaç yıl sonra rahmetle anacağız. Dr. Fatih Orum’un kaleme aldığı bu yazı Kitap ve Hikmet dergisinde 23. Sayı 5. Yıl Ekim, Kasım, Aralık 2018 tarihinde yayımlanmıştır. Yazıyı görüntülemek için linke tıklayın: fatih-orum-kh-23-sayi-var-misiniz-iyiki-ekonomik-kriz-olmus-demeye_compressed
Kur’an, merkeze oturtulursa farklı inançlardan insanların akılcı birlikteliğinin zemini oluşur. Bir de yaratılmış âyetleri daha iyi anlamanın ve bilimde hayallerin ötesinde ilerlemenin kapıları açılır. DİN Din kelimesi borç anlamına gelen deyn kökündendir. Din, Allah’a olan borcu, deyn insanlara olan borcu ifade eder. Her borç sorumluluk doğurur. Çoğu insan, Allah’a olan borcun istenmeyeceğini sanır ve dini görevlerine gereken dikkati göstermez. Allah Teâlâ dini şöyle tanımlamıştır: فَأَقِمْ وَجْهَكَ لِلدِّينِ حَنِيفًا ۚ فِطْرَتَ اللَّهِ الَّتِي فَطَرَ النَّاسَ عَلَيْهَا ۚ لَا تَبْدِيلَ لِخَلْقِ اللَّهِ ۚ ذَٰلِكَ الدِّينُ الْقَيِّمُ وَلَٰكِنَّ أَكْثَرَ النَّاسِ لَا يَعْلَمُونَ Yüzünü dosdoğru bu dine, Allah’ın insanları yarattığı fıtrata çevir. Allah’ın yarattığının yerini tutacak bir şey yoktur. O, insanları ona göre yaratmıştır. Doğru din budur ama çoğu insan bunu bilmez. (Rum 30/30) Prof. Dr. Abdulaziz Bayındır’ın kaleme aldığı bu yazı, Kitap ve Hikmet dergisinde 23. Sayı 5. Yıl Ekim, Kasım, Aralık, 2018 tarihinde yayımlanmıştır. Yazıyı görüntülemek için linke tıklayın: abdulaziz-bayindir-kh-23-sayi-din-ve-bilim_compressed
SAVAŞIN EVRENSEL İLKELERİ Heyet[1] GİRİŞ İnsanların fıtratında yer alan birbirinin yerine geçme dürtüsü çoğu zaman kuralları hiçe sayma şeklinde tezahür eder. Aile bireyleri arasında bile küskünlüklere sebebiyet veren bu hırs zaman zaman toplumları da birbirine düşürür. Başkasının haklarını kısıtlama hatta hayat hakkından bile mahrum etme çabaları insanlık tarihi boyunca sürtüşmeleri ve nihayetinde de savaşları hep beslemiştir. Bir toplum, ne kadar iyi bir istikamet üzere olursa olsun, haklı gerekçelerle başkalarıyla savaşmak zorunda kalır. Bu, insanoğluna ev sahipliği yaptığı günden beri yeryüzünün değişmez döngüsüdür. Sürtüşmenin ve savaşın olmadığı bir dünya hayali, hiçbir zaman gerçekleşmeyeceği için savaşa her an hazırlıklı olmak, geri dönüşü olmadığında da hakkıyla bu görevi icra etmek Müslümanların en temel sorumluluklarından biridir. İnsanların hoşuna gitmese de hayatın bir gerçeği olan savaş, kimi zaman daha büyük olumsuzlukların önünü kesmek, kimi zaman da beklenmedik fırsatlar yaratması sebebiyle olsa gerek müminlere farz kılınmıştır. Konuyla ilgili olarak Yüce Allah şöyle buyurur: Savaş, hoşunuza gitmediği halde size, görev olarak yazıldı. Hoşunuza gitmeyen bir şey, sizin iyiliğinize olabilir. Hoşunuza giden bir şey de sizin için kötü olabilir. Bunları bilen Allah’tır, siz bilmezsiniz. (Bakara 2/216) Her şeye bir ölçü koyan Yüce yaratıcı, hazırlık aşamasından icrasına, ganimet paylaşımından ele geçirilen esirlere muameleye dek savaşın da evrensel ilkelerini belirlemiştir. Bu […]
Yasak bildiren bazı hadisler sebebiyle Müslüman bir kadının sefer mesafesindeki bir yere (yani yaşadığı yerden ortalama 85-90 km ve daha uzağa) yanında kocası veya mahremi[1] bulunmadan yolculuk yapmasının caiz olmadığı konusunda İslam âlimleri ittifak etmişlerdir. Hanefî ve Hanbelî mezhebine mensup âlimler hac yolculuğunun dahi bu yasak kapsamında olduğunu söylerken Şâfiî ve Mâlikî mezhebi mensupları söz konusu hadislerde hac ibadetinin yer almadığını, yasağın farz olmayan yolculuklar hakkında olduğunu, dolayısıyla kendisine hac farz olan bir kadının güvenilir kadınlardan oluşan bir kafile ile birlikte hac yolculuğuna çıkabileceğini ileri sürmüşlerdir.[2] Şehirlerarası ve uluslararası seyahat imkanlarının gelişmesi, yol ve yolcu güvenliğinin artması ve kadınların toplumsal hayatta eskiye nazaran çok daha fazla yer almaları sebebiyle güncel bir fıkıh problemi haline gelmiş olan bu konuyu ayetler ışığında ve “yolculuk”, “yol güvenliği”, “konuyla ilgili hadisler” alt başlıkları altında incelemeye çalışacağız. A- YOLCULUK Allah Teâlâ, Kur’an-ı Kerim’de bazı amaçlarla yolculuk yapılması gerektiğini bildirmiştir. Bunlar sırasıyla şöyledir: 1- Kültür amaçlı yolculuk: فَكَأَيِّنْ مِنْ قَرْيَةٍ أَهْلَكْنَاهَا وَهِيَ ظَالِمَةٌ فَهِيَ خَاوِيَةٌ عَلَىٰ عُرُوشِهَا وَبِئْرٍ مُعَطَّلَةٍ وَقَصْرٍ مَشِيدٍ أَفَلَمْ يَسِيرُوا فِي الْأَرْضِ فَتَكُونَ لَهُمْ قُلُوبٌ يَعْقِلُونَ بِهَا أَوْ آذَانٌ يَسْمَعُونَ بِهَا فَإِنَّهَا لَا تَعْمَى الْأَبْصَارُ وَلَٰكِنْ تَعْمَى الْقُلُوبُ الَّتِي فِي الصُّدُورِ “Biz nice kenti yanlış yaparlarken etkisiz hale getirdik. Onlara, devrilmiş direkleri üzerine […]
Kategoriler
- Akaid Araştırmaları (8)
- Allah'ın Bilgisi ve Kader (3)
- Araştırmalar (9)
- Basın Bülteni (4)
- Başörtüsü (3)
- Bülten (50)
- Ders-Duyuru (2)
- Diğer Araştırmalar (18)
- Diğer-Dillerdeki-Sitelerimiz (18)
- Diyanet (16)
- Duyuru-Merkez-Slayt (8)
- Eleştiriler (23)
- Fetva (6)
- Fıkıh Araştırmaları (49)
- Fıtrat ve Tıp Araştırmaları (15)
- Hac (6)
- Hadis Araştırmaları (5)
- Helal Gıda Araştırmaları (2)
- Hocalara Sorun (2)
- İslam İktisadı (12)
- Kadın (12)
- Kandil Geceleri (6)
- Kitap ve Hikmet Dergisi (2)
- Köşe Yazıları (13)
- Kur'an Araştırmaları (45)
- Kuran Dersleri (299)
- Kuran'da Nebiler (16)
- Kurban (5)
- Kutsanan Gelenek ve Kur'an (4)
- Meal Çalışmaları (44)
- Miras (3)
- Namaz (6)
- Nikah/Evlilik (6)
- Ramazan ve Oruç (25)
- Risale-i Nur ve Said Nursi (20)
- Röportajlar (12)
- Sizden Gelen İmsak ve Vakit Gözlemleri (3)
- Sizden Gelenler (45)
- Süleymaniye Vakfı Takvim (1)
- Tarih Araştırmaları (9)
- Tefsir Çalışmaları (23)
- Yazılar (36)
- Yorumlu Haber (3)